Tolgahan ERDOĞAN
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Yazı
  4. CHP’de İhanetin Kavgası

CHP’de İhanetin Kavgası

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

TBMM tatile girdi, ama siyasette gündem hiç olmadığı kadar halen yoğunluğunu koruyor. Yaz dönemi olmasına rağmen televizyonlarda tartışma programları hız kesmeden, siyasetçiler üzerinden gündeme damga vurmaya ve günlerce konuşulmaya devam ediyor.

CHP 7. Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde katıldığı Ekol Tv yayınında Armağan Çağlayan’ın Meral Akşener ile ilgili sorusuna “Saray’da görünce şaşırmadım. Yaşadığımız topraklarda ihaneti de görebiliyoruz” ifadelerini kullandı. Sonrasında ise Zafer Partisi Genel Başkanı Sayın Ümit Özdağ’ın katıldığı bir Youtube yayınında 2018 seçimleri öncesinde yaşanan bir olayı anlatması ve Meral Akşener’in seçim kampanyasını yürüten kişinin “Sebebini sorma, adamı Cumhurbaşkanı seçiyoruz.”şeklinde ifadelerde bulunduğunu söylemesi iki gündür gündeme bomba gibi düştü. Meral Akşener konuyla ilgili hem Kılıçdaroğlu’nu, hem de Ümit Özdağ’ı mahkemeye vereceğini ve orada daha detaylı sunacağı dilekçeyle yargı önünde hesaplaşacağını belirtti.

Yargı önünde kim ne anlatır bilemiyoruz ama görünen o ki altılı masa sürecinde kazanamayacak aday söyleminin asli mimarı olan İmamoğlu o dönem hem medya hem de sosyal medyada kendi yandaşları üzerinden yaptığı propaganda ile o dönemin iki baş aktörü olan Kılıçdaroğlu’nu ve Akşener’i oyun dışında bırakmayı başardı.

Ümit Özdağ ise yine dün katıldığı yayında CHP ile yapılan protokolden aslında bugün partiyi yöneten, o dönemin bütün MYK Üyelerinin haberdar olduğunu söyledi. Şimdi bu anlatılanlar üzerinden görüyoruz ki Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı Adaylığı sürecinde ihaneti sadece masadan ayrılan Akşener’den değil o gün en yakınında olan ve baba oğul ilişkisi kurduğu isimlerden görmüş.

Peki aradan bir yılı aşkın geçen sürede ne değişti? CHP’de hala ihanetler, hala kavgalar devam ediyor. Cumhurbaşkanlığı Adaylığı için İmamoğlu şimdiden el altından kampanyaya başlarken, Özel’de geri durmuyor. ORC’nin yaptığı ankette sorulan “İmamoğlu’na siyasi yasak davasından ceza alırsa, Cumhurbaşkanı Adayı olarak Özgür Özel’e oy verir misiniz? “sorusuna %54 EVET cevabı vermiş. Aslında bu anketler gösteriyor ki Özgür Özel gün geçtikçe özgüvenini arttırarak kendisini Cumhurbaşkanı Adaylığına hazırlıyor.

İmamoğlu’nun siyasi yasak davası gündeme gelmişken, bugünler Ankara Kulislerinde de bu konu sıklıkla konuşuluyor. İmamoğlu’nun siyasi yasak davasında kararın Bölge İstinaf Mahkemesinden onandığı ve Yargıtay’a gönderildiği birçok kişi tarafından dile getiriliyor. Zira İmamoğlu’na yakınlığıyla bilinen CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın sosyal medyasından yaptığı bir paylaşımla konu ile ilgili bir takım sorular sordu. Önümüzdeki günlere İmamoğlu’na gelebilecek siyasi bir yasak ile olası bir erken seçim veya 2028 olağan seçimlerinde aday olmasının da önü tamamen kapanmış olacak.

CHP’de tartışmalar sürerken bir yandan parti içi muhalif kanatta çalışmalarına devam ediyor. Bakırköy Eski Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’nun öncülüğünde geçtiğimiz hafta İstanbul’da, dün de İzmir’de yoğun bir katılımla Tüzük Çalıştayı toplantılarını gerçekleştirdiler. Önümüzde ki hafta Ankara’da yapılacak toplantı ile Tüzük Kurultayı öncesinde oluşacak bütün önerileri bir sonuç bildirgesiyle partililere kurultay öncesi sunacaklar.

Dün yine İzmir Eski Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Kemal Kılıçdaroğlu ile akşam yemeği yemesi medyada “Tunç Soyer Genel Başkan Adayı mı oluyor?” sorularına yol açtı. Aslında bu görüşme tamamen bir nezaket yemeğiydi. Geçtiğimiz günlerde Mansur Yavaş’la yemek yiyen ve sonrasında, İzmir’de Belediye Başkanı Cemil Tugay’ı da ziyaret eden Kemal Kılıçdaroğlu dün de Tunç Soyer’le hem parti, hem de ülke meseleleri hakkında görüştüler. Hafta sonunda ise beraber Hacı Bektaşi Veli Şenliklerine katılacaklar.

İkili arasında bu görüşme yapılırken ise gündeme bomba gibi bir tweet düştü. Kemal Kılıçdaroğlu yaptığı paylaşımla Fatih Altaylı’ya çok ağır sözlerle yüklendi. Daha önce Uğur Dündar, Tanju Özcan ve Sinan Oğan’a çok sert sözlerle yüklenen Kılıçdaroğlu’nun şimdi ki kurbanı ise Altaylı oldu. Özellikle medyada Dündar gibi etkili ve dokunulmaz isimlerden olan Altaylı’nın geçmişi ile ilgili yazdıkları çok sertti. Şunu söylemeden es geçmeyelim. Medyada kendilerini dokunulmaz sanan ve istedikleri herkese istedikleri her türlü ağır sözü, hakareti, suçlamayı yapmayı kendilerinde bulan bu isimlere bu düzeyde verilen bu cevap muhalif seçmende gayet karşılık buluyor. Aslında bunun temel nedeni ise Yerel seçimlerden zaferle çıkan CHP’nin yumuşama süreci etkili oluyor. Ayrıca parti içinde Kılıçdaroğlu’na muhalif isimlerin bile medyada CHP Eski Genel Başkanına bu düzeyde saldırılırken Parti Yetkililerin kendisini savunmaması muhalif kesimi bu konularda Kılıçdaroğlu arkasında birleştiriyor. Şimdi merak edilen soru ise Kılıçdaroğlu’nun yeni kurbanı kim olacak? Ben şahsen dün verdiği cevaptan sonra medyada bir süre Kılıçdaroğlu düşmanlığı yapan gazetecilerin bir süre kabuklarına çekileceklerini düşünüyorum.

Öte yandan Kılıçdaroğlu’nu sosyal medyada CHP’li siyasetçilerden daha çok savunan bir isim var. Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Sayın Cemal Enginyurt. Medyada ve sosyal medyada söyledikleri ile hem CHP’lilerin gönlünü kazanıyor hem de CHP sıralarından seçilen bir Milletvekili olması sebebiyle gerçek bir ahde vefa örneği gösteriyor. Enginyurt bu ahde vefayı gösterirken öte yandan CHP listelerinden Milletvekili seçilen Gelecek Partili Yetkililer ise günlerdir suçlama altına, ha bugün, ha yarın AK Parti’ye katılıyorlar derken bu söylentiler tamamen boş çıktı. Aksine Ahmet Davutoğlu dün yanında ki heyetiyle Kemal Kılıçdaroğlu’nu çalışma ofisinde ziyaret ederek uzun bir görüşme gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu sonrasında CHP’nin muhalefete liderlik edemediğini, toplumun ihtiyaçlarına yönelik söylemler geliştirmede ve diğer muhalefet partileri ile ilişkilerde eksik kaldığını belirtti. Geçtiğimiz hafta Cemal Enginyurt’un, sonrasında Ali Babacan’ın ve Davutoğlu’nun yaptığı bu görüşmeler gösteriyor ki Kılıçdaroğlu Altılı Masa olmasa da halen BEŞLİ MASA’nın lideri konumunda oturuyor.

Siyaset bu kadar sıcakken, şu sıcak günlerde ise bir eylem gerçekleştiriliyor. Balıkesir ve Bursa’dan binlerce çiftçi traktörleriyle eylem yaparak Ankara’ya doğru yürüyorlar. İşçi maliyetlerinin yüksekliği elde edilen mahsulün para etmemesi, gübre, ilaç fiyatlarının yüksekliği ve en son olarak marketlerle tarla arasında açılan makas çiftçiyi isyan ettirdi. Tarlada 5-10 TL arasında çıkan domates bugün İstanbul’da sebze halinde 20-35 TL, marketlerde ise 45-70TL arasında fiyatlarla son tüketici ile buluşuyor. Yaz sezonu olmasına rağmen pazarda bir vatandaşın meyve, sebze alışverişi yapması halinde 500 TL ye çıkmasının mümkünatı yok. Buna karşılık seçim döneminde hem İBB Başkanı İmamoğlu’nun 10.000 TL, hem de Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş’ın Emekliye 5.000 TL Pazar desteği vaatleri ise şimdilik altı boş bir vaat olarak kaldı. Bu arada son günlerde Sosyal Medyanın parlayan yıldızı Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş’ın İBB ‘ye hazırım açıklamaları ve Eski Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’e yönelik suçlamalarını ise bir sonra ki yazımızda detaylıca ele alacağız.

Tolgahan ERDOĞAN
Gazeteci

CHP’de İhanetin Kavgası
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

HaberBiyotik ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!