MHP Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, “İsrail, Şam’a 20 kilometre kadar yaklaşmıştır, bu durum yakın bir süre içerisinde İsrail ile fiziki temas hattına girebileceğimiz anlamına da gelmektedir.
MHP Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, ” İsrail, Şam’a 20 kilometre kadar yaklaşmıştır, bu durum yakın bir süre içerisinde İsrail ile fiziki temas hattına girebileceğimiz anlamına da gelmektedir. Bu şartlar altında angajman kurallarımızı acilen belirlemeliyiz.” dedi.
TBMM Genel Kurulunda, TBMM, Adalet ve Dışişleri bakanlıklarının 2025 yılı bütçeleri üzerinde MHP milletvekilleri söz aldı.
MHP Gaziantep Milletvekili Sermet Atay, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile TBMM’nin temsil ve yetki bakımından güçlendirildiğini söyledi.
TBMM’nin üzerine düşen en önemli görevin darbe anayasasını ortadan kaldırıp, geniş uzlaşı zeminde yapılacak yeni anayasayı ortaya koymak olduğunu belirten Atay, “MHP olarak Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin öncülüğünde 100 maddelik anayasa teklifimizle anayasa değişikliğine hazırız.” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile uyumlu, geniş katılımlı bir anayasa hazırlığı için müspet ve yapıcı tutumu korumakta olduklarını vurgulayan Atay, “Anayasa’nın ilk dört maddesine ve Cumhuriyetimizin kuruluş ilkelerine sadık kalınarak, zamanın ihtiyaçlarına dinamik ve kalıcı cevaplar verilebilir bir anayasanın yapılmasının yanındayız.” ifadesini kullandı.
Atay, Meclis İçtüzüğü’nün de değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.
MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak, 1948’de İnsan Hakları Bildirgesi’ni imzalayanların karnesinin ortada olduğunu söyledi. Taytak, “Tarihi, kanla, soykırımla, vahşetle dolu olan Batı ve Batı’nın bütün ülkedeki uşakları, insan hakkı masalları anlatmak yerine önce öldürdükleri milyonlarca Afrikalının, Cezayirlinin, ‘demokrasi getireceğiz’ diye yerle bir ettikleri Orta Doğu’nun, bir yıldır Gazze’de sürdürülen soykırım hesabını versin.”dedi.
“Anayasa Mahkemesi böyle bir rol üstlenemez”
MHP İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, Anayasa Mahkemesi’nin bazen kendisini diğer mahkemeler adına doğrudan karar vermeye yetkili gördüğünü, bu durumun yargı bağımsızlığı ve anayasal düzene aykırı olduğunu söyledi. Yıldız, şöyle konuştu:
“Bu karmaşaya son vermek için bireysel başvuru hakkı yeniden düzenlenmeli, temel kriter olarak da kanuna açıkça aykırılık halleri ve takdir yetkisinin keyfi ve kötüye kullanılmasıyla sınırlandırılmalı. Yanlış uygulamalar nedeniyle bireysel başvuru, yargı sistemimizi zayıflatan sistemsel bir sorun haline gelmiştir. Bireysel başvuru, bir olağan veya olağanüstü kanun yolu değildir. Anayasa Mahkemesi, diğer mahkemelere dönük olarak emir ve talimat niteliğinde karar veremez. Mevcut anayasal düzen bir kenara bırakılarak Anayasa Mahkemesi’nin süper temyiz mahkemesi olduğu şeklinde toplumsal bir algı oluşturulmak istenmektedir. Anayasa Mahkemesi böyle bir rol üstlenemez.”
Yıldız, Anayasa Mahkemesi’nin bazı kararlarıyla kürsüden yasa yapan mahkeme konumuna düştüğünü söyledi.
MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, kamuda çalışan avukatların özlük haklarının iyileştirilmesinin büyük önem taşıdığını söyledi. Öztürk, “Özellikle çalışma ve emeklilik hayatını doğrudan etkileyen ek göstergelerin artırılması bir gerekliliktir. Hukuk fakültelerine giriş sınavında başarı sıralaması kriterleri, kademeli olarak yeniden düzenlenmeli. 55 yıl önce yürürlüğe giren günümüz koşullarında yetersiz kalan Avukatlık Kanunu, gelişen mesleki ihtiyaçlar doğrultusunda kapsamlı revizyona tabi tutulmalı.” dedi.
MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut ise MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’de bir çağrıda bulunduğunu söyledi. Bulut, “MHP’den gelen her çağrıya hoyratça karşılık verenler bu çağrıya da karşılık vermişlerdir. Bugün geldiğimiz noktada Suriye’deki gelişmelere bakarak, geri dönüp baktığımızda hala bu çağrının anlam ve mahiyetini kavrayamayanlar, emin olun bu coğrafyanın müstemleke memurları ya da emperyalizmin beslemeleridir.” diye konuştu.
MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın da Türkiye’nin uluslararası anlaşmalardan yetki alarak, terörle mücadele amaçlı sınır ötesi operasyonları yaptığını söyledi. Buna rağmen içeride siyasi direnç ve muhalefetin görüldüğünü belirten Aydın, “Direncin nedeni olarak ‘analar ağlamasın’, ‘daha fazla şehit gelmesin’ savunma mekanizmaları öne sürülürken aslında aynı saik ve beklentiyle bu operasyonların yapılıp, güvenlikli bölge oluşturma gerçeğinin görülmek istenmemesi ise tam bir garabettir. Gösterilen direncin temelindeki asıl gaye üzüm yemek değil bağcıyı dövmekten ibarettir.” ifadelerini kullandı.
-“Temennimiz siyasi sürecin bir an evvel başlaması”
MHP Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir, Suriye’de Şam’ın el değiştirdiğini, muhaliflerin rejimin kendisi olduğunu söyledi. Özdemir,”Temennimiz siyasi sürecin bir an evvel başlaması ve en uzun sınırımız olan Suriye’nin kalıcı huzur ve barışa erişmesidir. Önümüzdeki dönemde üç temel esasın muhafaza edilmesi elzemdir. Bunlar, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması, iç savaş öncesi demografik yapının muhafazası, başta PKK-PYD terör örgütü olmak üzere tüm örgütlerin meşruiyet bulma çabasının önlenmesidir.” diye konuştu.
Özdemir, başta Türkiye’de bulunanlar olmak üzere iç savaş nedeniyle ülkelerinden ayrılmak durumunda kalan Suriyelilerin kendi topraklarına onurlu ve başları dik bir şekilde dönmelerinin yolunun açıldığını belirtti.
İsrail’in Suriye topraklarındaki eylemlerine karşı da teyakkuzda olunması gerektiğine işaret eden Özdemir, “İsrail, Şam’a 20 kilometre kadar yaklaşmıştır, bu durum yakın bir süre içerisinde İsrail ile fiziki temas hattına girebileceğimiz anlamına da gelmektedir. Bu şartlar altında angajman kurallarımızı acilen belirlemeliyiz.” dedi.