Radyoaktif paket vakası: Element koleksiyonu, 10 yıl hapisle nasıl sonuçlandı?

Avustralya’da yaşayan Emmanuel Lidden, sıra dışı bilim merakıyla periyodik tablodaki tüm elementleri toplamaya çalışırken beklenmedik bir formda tüzel sıkıntılarla karşılaştı. Bu eşsiz koleksiyonculuk teşebbüsü, ağır radyoaktif elementler nedeniyle güvenlik protokollerini ve kanunları ihlal ederek, onu karmaşık bir hukuksal sürecin içine sürükledi.

Periyodik tablo, tabiatın temel yapı taşlarını temsil eden ve bilimin vazgeçilmez öğesi olan bir listedir. Lakin, birtakım elementlerin radyoaktif tabiatı ve milletlerarası güvenlik düzenlemeleri, koleksiyonculuk eforunu tehlikeli bir hale getirebiliyor. Lidden, periyodik tablodaki tüm elementleri toplamak üzere savlı bir gayeyle yola çıkarken plütonyum üzere radyoaktif gereçlere kadar ilerledi. ABD’den Sidney’e ithal etmeye çalıştığı küçük bir plütonyum örneği, mahallî yetkilileri harekete geçirdi.

Plütonyumun Sidney’e ulaşması, Avustralya Hudut Gücü (ABF) tarafından büyük bir alarm olarak değerlendirildi. İtfaiye, polis ve radyasyon uzmanları olay yerine çağrıldı. Neyse ki, Lidden ve ailesi üzerinde rastgele bir radyasyon tesiri tespit edilmedi ve konutun inançlı olduğu belirlendi. Yeniden de bu durum, Lidden’ın koleksiyonculuk serüvenini türel bir çıkmaza dönüştürdü. Nükleer Silahların Yayılmasını Tedbire Yasası kapsamında suçlanan birinci kişi oldu ve 10 yıla kadar mahpus cezası alması gündemde.

Bilim tutkusu ve sonuçları

Lidden’ın avukatı John Sutton, müvekkilinin berbat niyet taşımadığını, sırf periyodik tabloyu tamamlamaya yönelik saf bir hevesle hareket ettiğini savundu. “Bu, masum bir koleksiyonculuk girişimiydi” diyerek müvekkilinin bilimsel merakını vurguladı. Fakat savcılar, bu cins yasadışı malzemelerin toplanmasının, tehlikeli bir pazarın oluşmasına yol açabileceğini ileri sürdü.

ABD merkezli Luciteria şirketi, koleksiyoncular için periyodik tablo elementleri satışı yapıyor. Plütonyum üzere elementlerin epeyce küçük örnekleri zararsız olarak nitelendirilse de, bu durum yasal düzenlemelerin ciddiyetini değiştirmiyor. Lidden, elementin boyutu nedeniyle yasal olduğuna inanmış olsa da, bu yanlış varsayım nedeniyle türel sonuçlardan kaçamadı.

Lidden’ın sıra dışı koleksiyon tutkusu, bilimsel merak ile tüzel hudutların çatıştığı bir olay olarak dikkat çekiyor. Bu olay, bilim severlerin meraklarını söz ederken birebir vakitte maddelere ve güvenlik standartlarına uymanın ne kadar değerli olduğunu gözler önüne seriyor. Lidden, cürmünü kabul etmesinin akabinde 11 Nisan’da mahkeme tarafından cezalandırılmayı bekliyor.

Emmanuel Lidden’ın yaşadığı bu durum, kişisel merakların bazen ne kadar büyük sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor. Bilimsel heveslerin yasal hudutlar içinde nasıl sürdürülebileceği, bu olayın en değerli derslerinden biri olarak ortaya çıkıyor.