Terör örgütüne silah bırakma daveti yapan PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın İmralı’da DEM Parti heyetine verdiği ileti da ortaya çıktı. Öcalan’ın DEM’li vekillere, “Barış üzerine söz kurun, barışı sahiplenin” dediği öğrenildi.
DEM Parti’nin İmralı heyetinin terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’la yaptığı görüşmelerden sonra beklenen açıklama geldi. Öcalan geçtiğimiz hafta PKK’ya silah bırakma çağrısı yaptı.
ÖCALAN’DAN DEM’Lİ VEKİLLERE: BARIŞ ÜZERİNE SÖZ KURUN”
Terör örgütü PKK çağrının ardından ateşkes ilan ettiğini duyururken, sürece ilişkin yeni detaylar ortaya çıktı. Habertürk’te yer alan habere nazaran, Abdullah Öcalan İmralı’daki görüşmede DEM Partili milletvekillerine bir mesaj iletti. Öcalan’ın, “Barış üzerine söz kurun, barışı sahiplenin ve anlatın” dediği öğrenildi.
ÖCALAN’DAN PKK’YA “SİLAH BIRAKMA” MESAJI
“Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” başlıklı iletide, “PKK, tarihin en yoğun şiddet yüzyılı olan 20. asrı, iki dünya savaşı, reel-sosyalizm ve dünya genelinde yaşanan soğuk savaş ortamları, Kürt realitesinin inkarı, başta ifade olmak üzere özgürlükler konusunda yasaklardan kaynaklı oluşan zeminde doğmuştur.” denildi.
Teori, program, strateji ve taktik olarak örgütün yüzyılın reel-sosyalist sistem gerçeğinin ağır tesirinde kaldığı kaydedilen iletide, “1990’larda reel-sosyalizmin iç nedenlerle çöküşü ve ülkede kimlik inkarının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK’nın anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla örgüt, ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır.” sözleri kullanıldı.
Türkler ile Kürtlerin, 1000 yılı aşan tarihleri boyunca varlıklarını sürdürmek ve hegemonik güçlere karşı ayakta kalmak için gönüllülük tarafı ağır basan, daima bir ittifak içinde kalmayı mecburî gördükleri belirtilen açıklamada, “Kapitalist modernitenin son 200 yılı, bu ittifakı parçalamayı esas gaye edinmiştir. Etkilenen güçler, sınıf temelleriyle birlikte buna hizmeti esas bellemişlerdir. Cumhuriyetin tek tipçi yorumlarıyla birlikte bu süreç hızlanmıştır. Günümüzde çok kırılgan hal alan tarihsel ilişkiyi, kardeşlik ruhu içinde inançları da göz ardı etmeden yeniden düzenlemek esas görevdir.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Demokratik toplum gereksiniminin kaçınılmaz olduğu vurgulanan bildiride, şunlar kaydedildi:
“Aşırı milliyetçi savruluşunun mecburî sonucu olan başka ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist tahliller, tarihi toplum sosyolojisine yanıt olamamaktadır. Kimliklere hürmet, kendilerini özgürce söz edip demokratik manada örgütlenmeleri, her bölümün kendilerine temel aldıkları sosyoekonomik ve siyasal yapılanmaları lakin demokratik toplum ve siyasal alanın mevcudiyetiyle mümkündür. Cumhuriyetin ikinci yüzyılı lakin demokrasiyle taçlandırıldığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olabilecektir. Sistem arayışları ve gerçekleştirmeler için demokrasi dışı bir yol yoktur, olamaz. Demokratik uzlaşma temel yoldur.”
Barış ve demokratik toplum döneminin dilinin de gerçekliğe uygun geliştirilmek durumunda olduğu belirtilen mesajda, “Sayın Devlet Bahçeli’nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanı’nın ortaya koyduğu iradeyle, başka siyasi partilerin malum davete dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma davetinde bulunuyor ve bu davetin tarihi sorumluluğunu üstleniyorum. Varlığı zorla sona erdirilmemiş her çağdaş cemiyet ve partinin istekli olarak yapacağı üzere devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm kümeler silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir. Ortak yaşama inanan ve davetime kulak veren tüm kesitlere selamlarımı iletirim.” sözlerine yer verildi.