Paşinyan: Rusya ile ilişkilerin Ermenistan’ın egemenliği ve güvenliği açısından önemi azımsanamaz

Ermenistan Başbakanı Paşinyan, Rusya ile ilişkilerin en iyi zamanlardan geçmediğini, ancak bu ilişkilerin öneminin azımsanamayacağını vurguladı.

Paşinyan: Rusya ile ilişkilerin Ermenistan’ın egemenliği ve güvenliği açısından önemi azımsanamaz
Yayınlama: 10.04.2024
A+
A-

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan hükümet oturumunda yaptığı konuşmada, “Ermenistan ve Rusya arasındaki ilişkiler en iyi zamanlardan geçmiyor. Bu ilişkilerin Ermenistan’ın varlığı, egemenliği ve güvenliği açısından önemi azımsanamaz” dedi.

Paşinyan açıklamasında, Ermenistan’ın Rusya Federasyonu ile ilişkilerinde herhangi bir yanlış adım atmadığını ve ‘tersi durumlar olsa da’ Rus tarafının Erivan’ı yükümlülüklerini yerine getirmediği için suçlayamayacağını dile getirdi.

Paşinyan konuşmasında, “Ancak şunu vurgulamak isterim ki Rusya Federasyonu ile tartışmak istemiyoruz. Bunu yapamadığımızdan ya da fırsatımız olmadığından değil, ilişkilerimizde olan ve olan büyük olumlu şeyleri takdir ettiğimiz için” dedi.

Mayıs 2018’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı ilk görüşmede ikili ilişkilerin egemenlik, devlet ve çıkarlara karşılıklı saygı temelinde olması konusunda mutabık kalındığını kaydeden Paşinyan, “Böyle bir diyaloğa hazırım” dedi.

‘Sınırları belirlemek güvenliğimizi garanti etmeyecek belki ama belirlememek saldırıyı garanti edecek’

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan Tavuş’taki dört köyün Azerbaycan’a ait olduğunu dile getirirken Erivan’ın yeni bir Azerbaycan saldırısını önlemek için sınırları belirlemeyi başlamayı kabul ettiğini ancak bunun barışı garanti etmeyeceğini söyledi.

Paşinyan parlamentoda hükümet programının uygulanmasına ilişkin bir konuşma sırasında “Tavuş bölgesi ve Azerbaycan’ın Gazah bölgesindeki dört köy ile sınırlandırma sürecinin başlatılmasına karşı değiliz” dedi.

Paşinyan Tavuş’taki sınırlandırma bağlamında, Tavuş’taki sınırlandırmanın Ermenistan’ın güvenliğini garanti edip etmediği sorusunun sıklıkla gündeme geldiğini belirterek, “Cevap, garanti etmediği yönünde. Ancak sorunları çözmeyi reddetmek, bir ülkenin güvenliğine yönelik tehditlerin sürmesini garanti eder. Ve böyle bir garantiyi etkisiz hale getirmemiz gerekiyor” dedi.

Paşinyan sınırları belirleme meselesinin çözümünün Ermenistan topraklarına yeni bir saldırı olmayacağını garanti etmemeyeceğini ancak tam tersi yeni ‘kesinlikle‘ bir saldırıyı garanti edeceğinin altını çizdi.

‘Tarihi Ermenistan iddiası bir dizi komşu ülkeyle uzun vadeli düşmanlığın teminatı’

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan Parlamento’da yaptığı bir konuşmada ‘Gerçek Ermenistan’ faydası için ‘Tarihi Ermenistan’dan’ vazgeçilmesi çağrısında bulundu.

Paşinyan açıklamasında, ‘Tarihi Ermenistan’ ile ‘gerçek Ermenistan’ arasındaki sınır belirleme sürecinin Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki süreçten daha kolay olmadığını belirterek aynı zamanda Tarihi Ermenistan’ın, gerçek Ermenistan’ın toprak bütünlüğünü tanımadığını belirtti.

Paşinyan, “Bu açıdan ‘Tarihi Ermenistan’, gerçek Ermenistan’ın egemenliği, bağımsızlığı ve topraklarıyla ilgili iddiaları olan bir dizi ülkeyi çağrıştırıyor. Zira ‘gerçek Ermenistan’ın toprak bütünlüğü ve uluslararası alanda tanınmış sınırları bu tür ülkelerin iştahını sınırlayan bir faktördür” dedi.

Ermenistan Başbakanı, ‘Tarihi Ermenistan‘ iddiasının bir dizi komşu ülkeyle uzun vadeli düşmanlığın teminatı olduğunu ve bu ülkelerin Ermenistan’a yönelik saldırgan politikaları için bir neden ve açıklamaya sahip olmaları anlamına geleyeceğini söyledi.

Paşinyan açıklamasında, ‘Tarihi Ermenistan’ bağımsız bir varoluş olasılığının olmadığını ve bu sebepten böyle bir ülkenin her zaman himayeye ve bir ‘yaşlı dosta’ ihtiyaç duyacağını dile getirdi.

Paşinyan, “Bu da gerçek bir devlete, gerçek bir egemenliğe sahip olamayacağımızın garantisidir, zira ‘Tarihi Ermenistan’ vizyonumuz bizi her zaman soykırım tehdidi tuzağına düşürecek ve bu tuzağa düştüğümüzde bir kurtarıcıya ve bir hamiye ihtiyaç duyacağız” dedi.

Paşinyan konuşmasında, “Tarihi Ermenistan’adönmenin imkansızlığını vurgulayarak gerçek Ermenistan’ın çıkarlarına hizmet etmeye odaklanmalıyız” diyerek aksi takdirde, ülke içinde sürekli tehdit üreten bir kaynak olacağını söyledi.

‘Macron’a yönelik saldırılar şaşırtıcı’

Başbakan Nikol Paşinyan, Ermenistan ve Azerbaycan’ın birbirlerinin toprak bütünlüğünü tanımayı kabul ettikleri Prag Anlaşmaları’nın Ekim 2022’de imzalanmasında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron‘un büyük rol oynadığını söyledi.

Paşinyan, parlamentoda hükümet programının uygulanmasına ilişkin bir tartışma sırasında, anlaşmaların Güney Kafkasya’daki barış görüşmelerinin devamı için önemli bir destek olduğunu söyledi.

Ermenistan Başbakanı Paşinyan, “Daha önce konuşma fırsatım olmadı ama şimdi Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un bu anlaşmalara varılmasında muazzam bir rol oynadığını söyleyeceğim. Bu çerçevede Cumhurbaşkanı Macron ve Fransa’ya yönelik saldırılar şaşırtıcı, kabul edilemez ve anlaşılmazdır” dedi.

Başbakan Paşinyan aynı zamanda Prag toplantısının ardından alınan Ermenistan’a AB gözlemcileri gönderme kararının bir uzlaşı olduğunu belirterek Azerbaycan sınırındaki AB misyonunun objektif bilgi kaynağı haline geldiğini dile getirdi.

‘Batı ile ilişkilerimizde İran ile olan ilişkilerimizi karşılaştırmıyoruz’

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan parlamentoda yaptığı konuşmada, Erivan’ın Tahran’la ilişkileri pahasına Brüksel’le işbirliğini geliştirmediğini söyledi.

Paşinyan konuşmasının bu kısmında, “Bu komşumuzla ilişkilerimiz doğal çıkarlara dayanıyor ve bu da onları özel kılıyor. Batı ile ilişkilerimizi İran ile ilişkilerimizle karşılaştırmadık, karşılaştırmıyoruz ve karşılaştırmayacağız” cümlelerini kaydetti.

‘Dağlık Karabağ yetkilileri, Bakü ile Avrupa platformlarında görüşmeyi reddetti’

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Dağlık Karabağ yetkililerinin Azerbaycan’la konuşma fırsatına sahip olduklarını ancak bu diyaloğa yanaşmadıklarını söyledi.

Paşinyan açıklamasında, “Avrupa platformlarında Azerbaycan ile bir görüşme başlatma fırsatı vardı ancak Dağlık Karabağ buna yanaşmadı zira bunu yasakladılar. Ve bunu yasaklayan ben değildim. Bunu yapamazdım ve yapmak da istemezdim” dedi.

‘Dağlık Karabağ yetkilileri Ermenistan’da iktidarı ele geçirmeyi umuyordu’

Başbakan Nikol Paşinyan Parlamento’da yaptığı konuşmada, Dağlık Karabağ’ın eski elitlerinin temsilcilerinden oluşan bir grubun Ermenistan’da iktidarı ele geçirmeyi umduğunu söyledi.

Paşinyan açıklamasında şu cümleleri kaydetti:

Dağlık Karabağ temsilcilerine ya da Dağlık Karabağ’ın elit kesiminin eski temsilcilerine gelince, sorun kendilerinin bunu reddetmiş olmalarıdır. Dağlık Karabağ’ın belli bir grup temsilcisinin çeşitli tartışmalar sırasında ‘bu yolda devam edersek şu, şu ve şu olacak’ şeklinde uyarılarda bulunduğuna dair elimizde veriler ve kanıtlar olduğunu düşünüyorum. Ve bahsettiğiniz grup tepki vermedi. Planları neydi?”

Paşinyan açıklamasında Dağlık Karabağ elitlerinin başarısız olması halinde ‘Ermenistan’da iktidarı alırız’ diye düşündükllerini belirterek Hayastan bloğunun değişikliklerden ve istifalardan duyduğu coşkuyu gizlemediğini söyledi.

Paşinyan, “Ancak istifa edenler en azından bundan sonra ne olacağını söylediler ve buna tepki vermek gerekiyor. Ancak hiçbir tepki verilmedi. Sorumluluk, duruma uygun bir tepki verilmesini gerektirir” dedi.

‘Savaş ve Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü barış güçlerinin devreye girmesi kukla bir hükümetin kurulmasına yol açacaktı’

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan parlamentoda yaptığı açıklamada, 2021’de Azerbaycan’ın saldırısına karşılık olarak askeri eylemlerin ve Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü barış güçlerinin devreye girmesi halinde ülkede kukla bir hükümetin ortaya çıkacağını dile getirdi.

Paşinyan açıklamasında şu cümleleri kaydetti:

Onların mantığına göre, KGAÖ’nün ‘de jure’ yükümlülükleri tam tersini söylemesine rağmen, askeri harekat olmadan KGAÖ hiçbir şey yapamazdı. O zaman KGAÖ’nün Ermenistan’a bir müttefik olarak değil, bir barış gücü olarak gelmek istediği ve böylece Ermenistan’ı güvenlik garantileri sisteminin dışında bıraktığı ortaya çıkmalıydı.

Paşinyan konuşmasını, “Eğer Ermenistan hükümeti o zaman duygularına teslim olsaydı olaylar şu senaryoya göre gelişebilirdi: Ermenistan’ın egemen topraklarının derinliklerinde askeri eylemler, Ulusal Meclis seçimlerinin yapılamaması, seçilmiş yetkililerin yokluğu, KGAÖ barış güçlerinin konuşlandırılması ve sonrasında kukla bir hükümetin kurulması ve Ermeni devletinin fiilen dağılması” cümleleriyle sürdürdü.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.