1980’lerde Mart McFly geleceğe (2015) geri döndüğünde, kendini bağlayan bir çift Nike spor ayakkabısını giyiyordu. Artık yıl 2024 ve Nike’ın en yeni ayakkabıları, kendilerini bağlamak yerine çok daha etkileyici bir şey yapıyor. Marka, en uygun masaj aletlerinden kimilerinin yaratıcısı olan Hyperice ile işbirliği yaparak atletlerin ayaklarına ısı ve dinamik hava sıkıştırması yardımıyla masaj yapan bir çift yüksek bilekli ayakkabı üretti.
Ayakkabı, iç tabandaki bataryalarla çalışan, ısıtma elemanlarına bağlı bir dizi çift havalı Normatec kese (hava dolu cepler) içeriyor. Bunların, kullanıcının performansını ve uygunlaşmasını arttırmak hedefiyle “ısıyı ayak ve ayak bileğindeki kaslara ve dokulara yönlendirmek” için tasarlandığı belirtiliyor ve ayakkabının topuğundaki dört küçük düğme kullanılarak denetim ediliyorlar.
Hyperice, test iştirakçisi sportmenlerin, bunları giydikten sonra ayaklarının ve ayak bileklerinin “daha özgür ve daha hafif” hissettiğini ve “sanki normal rutinlerine başlamadan önce ısınmalarını zaten tamamlamışlar gibi” hissettiklerini bildirdiklerini söylüyor.
Uzun uzaklık koşucusu Eliud Kipchoge, futbolcu Ada Hegerberg, basketbolcu Lebron James ve golfçü Tom Kim’in de ortalarında bulunduğu sportmenler bu etkileyici ekipmanın testine katılan isimlerden yalnızca birkaçı…
Ne yazık ki bu ayakkabılar şimdi ticari olarak mevcut değil. Nike ve Hyperice, atletlerden daha fazla geri bildirim aldıktan sonra ayakkabıları daha ileri bir tarihte piyasaya sürmeyi planlıyor. Ayrıyeten markalar, sportmenlerin beden ısısını ayarlamasına imkan tanıyan termoelektrik soğutucular içeren bir yelek üzerinde de iş birliği yapıyor.
Hyperice’in kurucusu ve başkanı Anthony Katz, “Hyperice’in kuruluşundan bu yana, ürünlerimize gösterdiğimiz özen ve yenilikçilikten sporcuyla nasıl bağlantı kurduğumuza kadar Nike’tan pek çok ilham aldık” diyor ve ekliyor: “Bu işbirliği, sporcuların performanslarını ve iyileşmelerini artırmak amacıyla yenilikçi ayakkabı ve giysiler sunmak için iki markamız arasında yıllar süren çalışmanın sonucudur. Ve bu sadece başlangıç.”
