Mars’ta en şaşırtıcı, en karışık, en ilginç keşif: NASA yaşam mı buldu?

Bugüne kadar pek çok sefer Mars’ta hayat izleri bulunduğuna dair haberlerle karşılaştık, fakat kısa mühlet evvel NASA tarafından yapılan açıklama bunlar ortasında en önemli olanı. NASA, X üzerinden paylaştığı haberde, Perseverance Mars Uzay Aracı’nın Dünya’dan 140 milyon mil uzaklıktaki Kızıl Gezegen’de milyarlarca yıl öncesine ilişkin mikrobiyal ömrün izlerini bulduğunu duyurdu.

NASA’nın resmi X hesabından paylaştığı haber şu halde: “Mars gezginimiz, Kızıl Gezegende bir zamanlar antik mikrobiyal yaşamın var olabileceğine dair en iyi işaretlerden biri olabilecek ilginç bir kaya buldu. Ancak kesin olarak bilmek için daha fazla araştırma yapmamız gerekecek.”

https://twitter.com/NASA/status/1816532829657866259

NASA’nın Perseverance uzay aracı, Mars 2020 vazifesinin bir modülü olarak Mars’taki Jezero kraterini keşfetmek maksadıyla Mars’a gönderilmişti. Vazifesini de sahiden güzel halde yerine getiriyor üzere görünüyor, çünkü Perseverance, muhtemel yaşamın izlerine Jezero kraterine bir vakitlerde su taşıyan kadim bir ırmak vadi olan Neretva Vallis’in kuzey kenarında rastlamış.

Burada keşfedilen üzeri damar ve beneklerle kaplı 1 metre 60 cm boyutlarında bir ok ucunu andıran kaya modülünü inceleyen Perseverance, kayanın organik gereç işaretlerini, Dünya’da fosilleşmiş mikroplarla ilişkilendirerek, suyun bir vakitler bu kayanın üzerinden geçtiğine ve ömrün izlerini taşıdığına dair deliller sunuyor.

Perseverance projesi takımından Ken Farley yaptığı açıklamada bulunan kaya modülü için, “Perseverance tarafından şimdiye kadar incelenen en şaşırtan, karmaşık ve potansiyel olarak değerli kaya. Bir yandan, mikrobiyal ömrün güç kaynağı olarak kullanabileceği kimyasal tepkileri gösteren kendine has renkli benekler ve hayat için gerekli olan suyun bir vakitler kayadan geçtiğine dair net ispatlarla birlikte, organik gerecin birinci ikna edici tespitine sahibiz. Başka yandan, kayanın tam olarak nasıl oluştuğunu ve etraftaki kayaların Cheyava Falls’u ne ölçüde ısıtıp bu özelliklere katkıda bulunduğunu belirleyemedik” dedi.

Yapılan incelemelerde, kaya modülü üzerinde tespit edilen damarlarda kalsiyum fosfata rastlanırken, bu damarlar ortasında Mars’a paslı rengi veren demir oksit bileşenlerinden biri olan hematit olduğu düşünülen kırmızımsı bantlar yer aldığı görülmüş. Kaya üzerindeki her bir benek, demir ve fosfat içeren siyah bir halka ile çevrili olması da, burada gerçek bir fosilleşmiş mikrop izlerinin olduğu düşüncesini akıllara getiriyor.

BU BÜYÜK BİR SÜRPRİZ

Queensland Üniversitesi’nden Astrobiyolog David Flannery de yapılan keşif karşısında büyük bir sürpriz yaşadıklarını söylüyor: “Bu noktalar büyük bir sürpriz. Dünyada kayalardaki bu tıp özellikler çoklukla yeraltında yaşayan mikropların fosilleşmiş kalıntılarıyla ilişkilendirilir.”

Bu izlerin ne olduğunu şimdilik net olarak bilmiyoruz. Fakat görünen o ki, NASA sahiden büyük bir keşifte bulunmuş olabilir. Buna ait konuşan Edinburgh Üniversitesi Astrobiyolog Prof. Charles Cockell, “Bu özellikler yaşamın kesin kanıtını sağlamasa da Mars’ın yaşam için gerekli tüm bileşenleri, organik karbon da dahil olmak üzere, içeren çok dinamik bir gezegen olduğunu doğruluyor,” diyor ve ekliyor: “Örnekleri geri getirmemiz veya bence daha da iyisi, insanların gönderilmesi gerekiyor ki yaşam izlerini görüp görmediğimizi anlayalım.”