Kist hidatik hastalığı, ülkemizde özellikle hayvanlarda ilgili parazitin çok yaygın olması nedeniyle, önemli halk sağlığı sorunlarına neden olan ve ciddi ekonomik kayıplara yol açan bir hastalıktır. Halk arasında köpek kisti olarak bilinen hastalık insanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açmaktadır ancak aslında tamamen çok basit önlemler ile korunulabilecek bir durumdur. Hastalık dünya üzerinde en çok ülkemizin de bulunduğu doğu Akdeniz bölgesi ile kuzey Afrika, Asya ve güney Amerika da yaygındır. Dünya sağlık örgütü rakamlarına göre dünyada ortalama görülme sıklığı her 100000 kişide 50 oranında olup yaklaşık yılda 1-3 milyon kişinin bu hastalıktan etkilendiği ve yılda yaklaşık 20000 kişinin hastalık nedeniyle hayatını kaybettiği ve hastalığın yol açtığı maliyetin yıllık 3 milyar dolar olduğu bildirilmektedir.
Kist hidatiğe Echinococcus granulosus adı verilen bir parazit neden olur. Bu parazitin en yaygın taşıyıcısı köpekler olmakla birlikte, kurt, tilki gibi tüm et yiyen hayvanlar paraziti taşıyabilirler. Parazit köpeklerin bağırsaklarında yaşar. Köpek dışkısı ile atılan yumurtalar rüzgâr ve yağmur etkisi ile toprağa yayılırlar. Bu yumurtalar aylarca toprakta canlı kalırlar ve yumurtaların bulaştığı sebze ve meyvelerin ve yeşilliklerin iyi yıkanmadan yenmesiyle de insanlara bulaşırlar. Aynı şekilde hastalıklı köpeğe el ile temastan ya da parazit yumurtasının bulaştığı bir toprağa dokunduktan sonra el yıkanmaması da başka bir bulaşma yoludur. Tıpkı insanlar gibi koyun, keçi, sığır gibi otla beslenen hayvanlar da yumurtaları alarak hastalanırlar. Alınan bu yumurtalar, barsaklarda açılarak barsak duvarını geçer, kan ve lenf yoluyla öncelik sırasıyla karaciğer, akciğer ve diğer organlara yerleşerek kist formunda yaşamlarını sürdürürler. Kist en çok karaciğerde ikinci sıklıkta ise akciğerde yerleşir ancak nadiren de dalak, böbrek, kalp, beyin, göz yuvasında bile hastalığa yol açabilir.
Kistin karaciğerde oluşması sırasında başlangıçta hiçbir belirti gözlenmez ancak yıllar içinde kistin büyümesi ile bir dolgunluk hissi ve ağrı, bulantı, kusma gibi şikayetler olur. Kist safra yollarına bası yaparsa ya da açılırsa sarılığa yol açar. Kist patlarsa ölümcül bir alerjik reaksiyon gelişebilir. Bazende tesadüfen çekilen ultrasonografi veya tomografilerde varlığı fark edilir.
Kist hidatik tedavisi kistin yerleştiği organa, organdaki yerine, çapına aynı zamanda da evresine göre değişmekle birlikte tedavi seçenekleri arasında bulunan ilaç tedavisi, PAIR dediğimiz kistin dışarıdan konulan bir kateter ile boşaltılması ve ameliyat yöntemlerinden en etkili olanı ameliyatla kistin tamamen alınmasıdır.
Karaciğerde ekinokok parazitinin yol açtığı başka bir kist tipi olan alveolar hidatik hastalığında ise tedavi daha farklıdır. Alveolar tipte olan ekinokok paraziti yine köpeklerin dışkısıyla toprağa karıştığı gibi tilki, çakal, kurt gibi hayvanlarda paraziti yayabilirler. Alveolar hidatik hastalığında kist adeta bir tümör gibi karaciğer içinde yayılır ve bazı hastalarda karaciğerin tümünü değiştirmek yani karaciğer nakli gerekebilir.
Hastalıktan korunmak için yapılması gerekenler; son derece basit önlemler ile hastalıktan tamamen korunulabilir.
Prof. Dr. Onur YAPRAK
Genel Cerrahi Uzmanı