İsrail’in Gazze saldırısında Mısır

Mısır Arap Cumhuriyeti İsrail-Filistin sorunun başlangıcından itibaren önemli bir bölgesel aktör olarak daima aktif rol almıştır. İsrail’le olan İsrail-Arap Savaşları, Filistinlilerin Mısır’a göç ettirilme girişimi ya da Filistinlilerin Mısır’ı yabancı görmemeleri ve Mısır’ın tarihi desteği daima Mısır’ı ön plan çıkarmıştır. 7 Ekim’de başlayan yeni çatışmaların sonlandırılmasıyla ilgili girişimler, Kahire’de yapılan ilk toplantı ve ardından Mısır’ın ateşkes süreçlerinde izlediği politikalar oldukça önemlidir.

İsrail-Hamas savaşından sadece bu ülkeler ve taraflar değil bütün bölge bir şekilde etkilenmektedir. Gazze halkı büyük bir direnç göstererek İsrail’e canı pahasına adeta kök söktürürken, bu savaşın olası genişleme durumları bölge ülkelerini hem askeri hem siyasi hem de ekonomik anlamda etkilemektedir. İsrail bu savaşın başında kaybettiği psikolojik üstünlüğü henüz ele geçirememiş olması, sahada başarısız olması, dünya kamuoyundaki İsrail aleyhine değişen algı İsrail’in hanesine olumsuzluk olarak yazılabilir.

Ancak, bu savaşın sonuçları açısından olumsuz manada en çok etkilenen ülkelerin biri de Mısırdır. Mısır muhtemel mülteci akını karşısında ekonomisine ve toplumsal yapısında meydana gelebilecek olumsuz gelişmeler karşısında oldukça tetik durumdadır. Her ne kadar Filistinlilerin ülkesini terk etmesi durumunda Filistin davasının biteceğini ve bu sebeple Refah sınır kapısını açmayacağını belirtse de esas husus ülkenin ekonomik durumundan kaynaklanan kaygısıdır. Bununla birlikte Yemen’in izlediği politikalar sonucu Babü-l Mendep Boğazının kapatılması doğrudan Mısır’ı da etkilemiştir. Babü-l Mendep’ten geçerek Akdeniz üzerinden Avrupa’ya giden birçok ticaret gemisinin engellenmesi Mısır’ın bu gemilerden Süveyş Kanalı vasıtasıyla aldığı çeşitli vergilerin de elinden çıkması anlamına gelmektedir. Dolayısıyla ekonomik kayba uğramış bir Mısır’ın her iki açıdan ele alındığında İsrail-Hamas Savaşından en çok etkilenen ülkelerin başında geldiğini belirtmek mümkündür.

Bu sorunun çözülmesi için en çok diplomasi yürütmesi gereken ve yürüten de Mısır olmaktadır. Ancak Mısır hükümetinin ABD ile olan ilişkisi bu konuda daha proaktif bir politika izlemesini ne kadar etkileyecektir? Bu husus ise ayrı bor konu olarak ele alınmalıdır.

Doç. Dr. Ali Fuat GÖKÇE
Gaziantep Üni. Öğr. Üyesi