İsrail, Refah kentinin su kaynaklarının yüzde 40’ını yok etti

Sufi, İsrail ordusunun Refah kentini maksat alan atakları ve yol açtığı yıkıma ait bilgi verdi.

İsrail’in Refah’a hava akınlarına devam ettiğini kaydeden Sufi, ayrıyeten binalar, tesisler, su ve kanalizasyon şebekesi, sokaklar, çarşı-pazar, kültür merkezi, kütüphane ve park üzere kamu alanları dahil olmak üzere kentin altyapısını sistematik olarak yok etmeyi sürdürdüğünü aktardı.

Sufi, “İsrail saldırıları nedeniyle Refah kenti afet bölgesine dönüştü.” dedi.

Filistinli yetkili, Ebubekir Caddesi’nden Gazze Şeridi’nin güneyinde Mısır hududuna kadar kentin güney bölgesinin yıkıldığını; doğuda Refah Hudut Kapısı’na bitişik Selahaddin Caddesi’nden batıdaki kıyıdaki Reşid Caddesi’ne kadar her yerin yıkıntılar içinde olduğunu aktardı.

Kentin yüzde 35’ini içine alan Refah’ın güneyinin ise tamamen yok edildiğini ifade eden Sufi, “Kentin yüzde 35’ini oluşturan bu şeritteki mahalleler büsbütün yerle bir edildi ve İsrail ordusunun inşa ettiği hudut tampon bölgesinin bir modülü olarak kabul ediliyor.” dedi.

Sufi, tampon bölgenin Ebubekir Caddesi’nin güneyindeki Avde döner kavşağa ve kent merkezine kadar uzandığını, Refah’ın yıkılmış bir kent haline geldiğini lisana getirdi.

İsrail ordusu, 6 Mayıs’ta, zorla yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı Refah’ın doğusundaki birtakım mahallelerin boşaltılmasını istemiş, 7 Mayıs sabahı da Gazze’nin Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Mısır ile olan sınır kapısının Gazze tarafını ele geçirdiğini duyurmuştu.

“SU DEPOSUNUN PATLATILMASI İNSANLIK SUÇU”

İsrail güçlerinin Refah’ın batısındaki Tel Sultan Mahallesi’nde bir kuyu ve ana su tankını havaya uçurduğu saldırıya ilişkin ise Sufi, “İsrail ordusunun Tel Sultan’daki kuyu ve su deposunu bombalaması işgal kabahatlerine eklenen insanlık hatası ve toplu cezalandırma siyasetinin devamı” değerlendirmesinde bulundu.

Sufi, ana su deposunun bombalamasının ardından zaten ciddi bir su sıkıntısı çeken Refah kentinde ana içme suyu krizinin daha da kötüleştiğini vurguladı.

“İsrail’in saldırılarının başlamasından bu yana kent su kaynaklarının yaklaşık yüzde 40’ını kaybetti.” diyen Sufi, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki yıkıcı ataklarının durdurulması, hudut kapılarının açılması ve taarruzların ağır yansımalarını hafifletmek için gerekli ekipman, teçhizat ve yardımın ulaştırılması davetinde bulundu.

SU DEPOSUNUN PATLATILMASI

Haaretz gazetesinin haberine nazaran, İsrail ordusu, Refah kentindeki su deposunun kendi askerleri tarafından patlayıcılarla havaya uçurulduğunu itiraf ederek, olayla ilgili soruşturma açtığını duyurmuştu.

Ordunun 401’inci Zırhlı Tugayına bağlı birliklerin geçen hafta Refah’taki su deposunu havaya uçurduğu aktarılan haberde, İsrailli askerlerin kentin su deposunu patlatma aksiyonu için üstlerinden onay almadığına işaret edilmişti.

İsrailli askerlerden birinin de kelam konusu olayın imgelerini toplumsal medyada, “Cumartesi günü münasebetiyle Tel Sultan Mahallesi su deposunun yerle bir edilmesi” yorumuyla paylaştığı vurgulanan haberde, soruşturmanın birinci sonuçlarına nazaran yasal süreç başlatılacağı tez edilmişti.

Haaretz gazetesinin haberinde ayrıyeten, İsrail ordusunun Refah kentinde havaya uçurduğu su deposunun, İsrail ordusu tarafından inançlı bölge olarak duyurduğu muhitte yer aldığına dikkat çekilmişti.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde 7 Ekim’den beri devam eden savaş kapsamında dünyada yansılara yol açan çeşitli görüntü ve fotoğraflar paylaştığına işaret edilen haberde, İsrailli askerlerin Gazze’den paylaştıkları görüntülerle uluslararası tepkileri üzerlerine çektikleri ifade edilmişti.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği hücumlarda en az 16 bin 172’si çocuk, 10 bin 798’si bayan olmak üzere 39 bin 363 Filistinli öldü, 90 bin 923 kişi yaralandı.

Enkaz altında hala binlerce meyyit olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları maksat alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.