Sosyal medya platformu X’te uzun bir paylaşım yapan avukat Rezan Epözdemir, Galatasaraylılara seslendi.
Burak Elmas döneminde başkan yardımcılığı yapan, Galatasaray’ın mayıs ayındaki seçiminde Süheyl Batum’la birlikte Dursun Özbek’e karşı yarışan Epözdemir, “Kıymetli Galatasaraylılar, öncelikle her takımda karaborsa var, herkesin kendi önünü süpürmesi lazım. Bütün takımlar bakımından bunun üzerine gidilmesi gerekir. Benim için önemli olan karaborsa ve bilet yolsuzluğunun bazı yöneticiler, profesyoneller ve eski yöneticiler vesilesiyle yapıldığı iddiasıdır. Güveni kötüye kullanarak Galatasaray’ın sırtından zenginleşildiği iddiası kesinlikle kabul edilemez. Her ferasetli ve erdemli Galatasaraylı da bunun hukuken ve fiilen takipçisi olmalıdır” dedi.
Epözdemir, suç duyurusunda bulunma sebebini şu sözlerle açıkladı:
Niçin suç duyurusunda bulundum?
Kulübümüz tarafından yapılan başvuru; basın açıklamasının aksine, ceza muhakemesi açısından karaborsa ve bilet yolsuzluğu iddiasının aydınlığa kavuşturulmasına ilişkin bir suç duyurusu olmayıp, asılsız olduğu iddia edilen iddiaları ortaya atanların cezalandırılmasına yöneliktir.
Bu nedenle dosya, ekonomik suçlar veya örgütlü suçlar bürosu yerine basın suçları burosunda olup, basın savcısı tarafından yürütülmektedir. Nitekim, Sayın Başkanımızın 29/08/2024 tarihli ifadesinde de bu iddiaların hiçbir delile dayanmadığı ve asılsız olduğu ifade edilmiş ve “Bu asılsız iddiaların ve iddia sahiplerinin elindeki bilgi ve belgelerin araştırılması, bu iddiaları ortaya atan kişilerden şikayetçiyim ve cezalandırılmalarını talep ediyorum” denilmiştir.
Ha keza kulüp avukatı tarafından dosyaya sunulan bazı gazetecilerin ve Sayın Hayri Kozak’ın dinlenmesi talebinde de aynı ifadeler tekrarlanarak, bu iddiayı ortaya atan kişilerin cezalandırılması talep edilmiştir.
Hiçbir suç duyurusu dilekçesinde, peşinen araştırılması istenen iddialar “Asılsız ve delile dayanmıyor” denmez. Gerçek bir suç duyurusunda, iddialar ileri sürülür ve savcılığın araştırma yaparak, suçu işlediği iddia edilen failleri cezalandırılması talep edilir. Bu iddiaları ortaya atanları değil.
Dolayısıyla bu başvuru teknik anlamda suç duyurusu değildir, bu iddiaların esaslı ve etkin bir şekilde soruşturulması ve üstünün örtülmemesi için, ahlaki ve vicdani sorumluluğum gereği büyük Galatasaray ailesinin bir ferdi olarak ben suç duyurusunda bulundum.
Delillerin nelerden ibaret olduğu, nerelerden celp edilmesi gerektiğini de kapsamlı bir şekilde yazdım. Bu deliller celp edilirse zaten olay aydınlığa kavuşturulacaktır. Umarım etkili ve esaslı bir soruşturma yapılarak maddi gerçek ortaya çıkar ve adalet tecelli eder. Bu arada not: İftira ve Hakaret suçlarında tüzel kişilik yani kulübümüz suç mağduru olamaz, salt bu husus dahi hukuki anlamdaki yetersizliği ve temsil zaafiyetini ortaya koymaktadır.
OLAY NE
Söylentilere göre, Galatasaray’ın kombine dışındaki yaklaşık 10 bin bileti, satışa çıktığı andan itibaren özel bir uygulama ile tükenmiş gibi gösteriliyor. Biletlerin normal fiyatından alınıp, karaborsa yöntemiyle taraftarlara 5 bin euroya varan fiyatlarla devredildiği öne sürülüyor.
Ayrıca, taraftar grubunun bu karaborsa satışlar için kullanıldığı belirtiliyor.
