Elazığ’daki 2 bin 800 yıllık su sarnıcı turizme kazandırıldı

Milattan evvel 3 bin yılında yerleşimin başladığı ve Urartu Krallığı tarafından surlarla çevrilen Harput Kalesi’nde 2004’te başlatılan arkeolojik hafriyat ve onarım çalışmaları sürüyor.

Urartulardan sonra Roma, Bizans, Sasani, Artuklu, Selçuklu, Dulkadiroğulları, Safevi ve Osmanlı üzere birçok medeniyetin izlerini barındıran yerler ve buluntular çalışmalarla gün yüzüne çıkarılarak turizme kazandırılıyor.

UNESCO Dünya Miras Süreksiz Listesi’ndeki tarihi Harput Mahallesi’nde, Urartular tarafından kayalar üzerine inşa edilen kalenin orta mahalle olarak isimlendirilen kısmında yer alan ve 2021’de onarımı yapılarak turizme kazandırılan 112 basamaklı Urartu devrine ilişkin su sarnıcının akabinde 52 basamaklı ikinci su sarnıcının da onarımı tamamlandı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Elazığ Valiliği ile Fırat Üniversitesinin takviyesiyle restore edilen, yaklaşık 4,5 metre çapında ve 30 metre derinliğindeki su sarnıcı kayalara oyulmuş yapısıyla dikkat çekiyor.

Harput Kalesi Hafriyat Lideri Prof. Dr. İsmail Aytaç, Harput Kalesi’nde kayalara oyulmuş ve basamaklarla inilen devasa boyuttaki su sarnıçlarının tarih ve turizm açısından önemli yapılar olduğunu söyledi.

Urartu dönemine ait 112 basamaklı sarnıcın 2021’de onarımının tamamlanarak turizme kazandırıldığını söz eden Aytaç, şöyle konuştu:

“Harput Kalesi’nde çok sayıda küçük çaplı sarnıç bulunuyor. Bunların dışında 2 sarnıç basamaklı ve büyük. Birincisi Selçuklular devrinde Belek Gazi tarafından haçlı hükümdarının hapsedildiği zindan olarak biliniyordu ve evvelki yıllarda turizme açılmıştı. İkinci basamaklı su sarnıcının yakın vakitte onarımı tamamlandı. Bilhassa giriş kısmında hafifletme kemerlerinin olduğu tuğla tonozlar bulunuyor. Doğal bir kaya içerisinde 4 metre çapında, 30 metre aşağıya gerçek inen 52 basamaklı. Bu tonozlu dediğimiz yerde 3 su akıtma ve havalandırma boşluğu bulunuyor.”

Aytaç, Elazığ’ın milattan önce 8. yüzyıldan itibaren başkenti Van olan Urartu medeniyetine ev sahipliği yaptığını hatırlattı.

Sarnıçların yaklaşık 2 bin 800 yıllık olduğunu, bunların Urartular’dan sonraki medeniyetler tarafından su temini için kullanıldığını aktaran Aytaç, şöyle devam etti:

“Buranın değeri Türkiye’deki doğal kayalara oyulmuş en değerli, en büyük sarnıçlardan biri olmasıdır. Su bitince besin deposu olarak kullanılmış. Maksadımız kışın ılık, yazın serin olan bu yeri, yaşanmışlıklarını ve buluntu örnekleriyle bir arada gelen insanlarımız için ziyarete açmak. Ziyaretçilerin bölgenin tarihi hakkında fikir edinmelerini sağlamak istiyoruz.”

Aytaç, sarnıcın onarımı tamamlanarak ziyarete hazır hale getirildiğini, ulaşımı sağlayan yolun düzenlenmesiyle ziyarete açılacağını kaydetti.