Mustafa Destici, 2025’te asgari ücretin %60 artmasını önerdi ve Suriye’deki durumu ele aldı.
??????? Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “2025 Temmuz’da yeni bir toplantı yapılıp asgari ücret güncellenmeyecekse bizce ocak ayı 2025 asgari ücret artış oranı yüzde 60 olmalıdır.” dedi.
Destici, Trabzon’da bir restoranda düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin 40 yıldır terörle mücadele ettiğini, bu mücadelenin sadece dağda değil, aynı zamanda onların siyasi uzantılarıyla da sürdürüldüğünü söyledi.
“Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisinde sözde milletvekili ne yapıyor? Bizim terörle mücadelemizde teröristlerin yanında duruyor ve açıkça da bunu Mecliste söylüyor.” ifadesini kullanan Destici, bunun dünyanın başka bir ülkesinde görülemeyeceğini dile getirdi.
Destici, “Ama biz milletimize söz veriyoruz. Büyük Birlik Partisine güç verirseniz, Büyük Birlik Partisi Mecliste grup olursa, Büyük Birlik Partisi iktidar olursa, değil o Mecliste, Türkiye’nin herhangi bir noktasında ne PKK’lı ne de onun yandaşını asla bırakmayız.” diye konuştu.
Suriye’de 2011’den beri süren savaşın sona erdiğine işaret eden Destici, “Baas rejimi yıkıldı. Katil Esed ve avanesi, bütün diktatörlerin sonu gibi kaçmak zorunda kaldı. Milyarlarca dolar para götürmüş. O paranın hayrını görmeyecek.” ifadelerini kullandı.
Destici, Esed’in yanında götürdüğü paranın Rusya’nın olacağını anlatarak şu değerlendirmede bulundu:
“Avrupa’dakiler Avrupa’nın olacak. Amerika’dakiler Amerika’nın olacak. Halbuki yurt dışına kaçırdığı 100 milyar dolar üzerinde paradan bahsediliyor. O parayı milletine, fakirine fukarasına harcasaydı, alt ve üstyapısına harcasaydı bugün böyle bir sonla karşılaşmazdı ve sevilen bir lider olarak ülkesinde anılırdı, kabul görürdü ve hayata da gözlerini huzur içerisinde yumardı. Onun için bu bütün siyasetçilere, bütün dünyaya, özellikle de diktatörler tarafından yönetilen, ABD ve Batı uşakları tarafından yönetilen Arap ülkelerine, İslam ülkelerine örnek olması gerekir diye düşünüyoruz. Doğrusu da bu. Suriye’de iç barış inşallah sağlanacak. Şimdi kim bozuyor iç barışı? PKK’nın uzantısı PYD ve YPG’ye bozuyor. Amerika ve İsrail’in desteğiyle kendisine orada bir devlet kurmak istiyor. Bir bölge oluşturmak istiyor. Bir teröristan kurmak istiyor.”
Suriye’nin huzurunun sağlanmasının Türkiye için önemine dikkati çeken Destici, şöyle devam etti:
“Onun için biz ‘Ne işimiz var Suriye’de?’ diyemeyiz. ‘Suriye’de ne işimiz var?’, ‘Libya’da ne işimiz var?’, ‘Filistin’de ne işimiz var?’ diyenler ya gafildir ya da düpedüz haindir. Çünkü biz Libya’ya gitmezsek başkası gidecek ve bugün işte o Akdeniz’i gerçekleştirdiğimiz o münhasır bölge anlaşmasını başkası yapacaktır. Biz Suriye’de olmasaydık bugün 3 milyon değil, belki 13 milyon mülteciyle karşı karşıya kalacak. İnşallah bu 3 milyonu da peyderpey Suriye güvenli hale geldikçe ve Türkiye’nin garantörlüğünde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin garantörlüğünde daha güvenli bir hale geldiğinde, buradaki mülteciler de elbette süratli bir şekilde evlerine ve yuvalarına dönecektir.”
“Büyük Birlik Partisi olarak artık bu haksızlığın Ocak 2025’te son bulmasını bekliyoruz”
Destici, asgari ücret beklentilerine ilişkin, “2025 Temmuz’da yeni bir toplantı yapılıp asgari ücret güncellenmeyecekse bizce ocak ayı 2025 asgari ücret artış oranı yüzde 60 olmalıdır. Biliyoruz ki aslında bu da beklentileri karşılayacak bir rakam değil. Biz gerçekleri de göz önünde tutarak ciddi bir rakam sunuyoruz. Birileri gibi afaki bol keseden atmıyoruz.” dedi.
Yüzde 50’nin altında bir artışın asla kabul edilemez olduğunu dile getiren Destici, “İnşallah yüzde 60 seviyelerde bir artışla en azından bir nebze de olsa asgari ücretlerimiz de rahat bir nefes alır diye düşünüyoruz.” diye konuştu.
Destici, en mağdur kesimlerin başında emeklilerin geldiğini de vurgulayarak “Özellikle düşük maaş alan emeklilerimiz. 2023 Temmuz’unda emeklilere haksızlık yapıldı. Diğer çalışan kesimlerimizin ya toplu sözleşmelerle ya seyyanen zamlarla durumları iyileştirildi ama 2023 Temmuz’unda emeklilerimiz hak ettikleri yüzde 25 enflasyon farkı zammını dahi alamadı.” ifadelerini kullandı.
Emekli maaşlarına ve zam beklentilerine ilişkin bilgi paylaşan Destici, “En düşük emekli maaşını 20 bin liranın üzerine çıkaracağız. Bunun dışındakiler haksızlık olur, emeklilere karşı yapılan haksızlığın devamı anlamına gelir. Büyük Birlik Partisi olarak artık bu haksızlığın Ocak 2025’te son bulmasını bekliyoruz.” dedi.
Destici, gazeteci Özlem Gürses’in gözaltına alınmasıyla ilgili soru üzerine, şunları kaydetti:
“Çıkıp Türk Silahlı Kuvvetlerini IŞİD’e benzeteceksin hatta ‘IŞİD’le bir’ diyor benzetmiyor. PKK, PYD, YPG’ye de sahip çıkacaksın. Bu, kabul edilebilir bir şey değil. Ne yapacak devlet? Burası anayasayla, yasayla yürütülen bir devlet. Dolayısıyla yasalar neyi gerektiriyorsa, Anayasa neyi gerektiriyorsa elbette ki Adalet Bakanlığı da yargı mensupları da onu yerine getirecek. Görmemezlikten gelemez. Şimdi CHP Genel Başkanı milletvekillerine, parti yönetimine talimat vermiş, ‘Özlem Gürses’in davasını takip edin, ona sahip çıkın’ diye. Sayın Özer, sen vatan hainlerine değil, vatan hainlerini savunanlara değil, Türk Silahlı Kuvvetlerine terörist benzetmesi yapanlara değil, senin yapman gereken Türk Silahlı Kuvvetlerine ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne sahip çıkmak.”
Mustafa Destici, şöyle devam etti:
“Sözde Atatürkçüler o kadar savruldular ki işte Türk Silahlı Kuvvetlerinin karşısında, Türk Silahlı Kuvvetlerini terör örgütlerine benzetenlere sahip çıkıyorlar. Bir taraftan güya genç teğmenlere sahip çıktıklarını söylüyorlar ama orada ne kadar samimi olmadıkları işte burada gün gibi ortaya çıkıyor. Daha da vahimi, kurumsal olarak da PKK’nın uzantısı DEM Parti’yle kol kola giriyorlar ve Meclis başta olmak üzere tüm alanlarda da işte kayyumlar meselesinde olduğu gibi, onlara sahip çıkmaya devam ediyorlar. Onun için biz savaştayız arkadaşlar. Bakın Türkiye Cumhuriyeti Devleti şu anda savaştadır. Resmi bir savaş ilanı olmasa bile savaştadır. Bir taraftan terörle mücadele ediyoruz ama başta Suriye olmak üzere Libya’sından Somali’sine, Sudan’ına, Filistin’ine, Azerbaycan’ına, Ege’de bütün bu topraklarda Türkiye resmi olarak olmasa da fiili olarak hasımlarıyla savaş halidir. Özellikle Suriye’de fiili olarak ilan edilmemiş bir savaşın içindeyiz.”