Bakan Göktaş: Çatışmalar arasında sıkışıp kalmış çocukların sesini daha fazla duyurmalıyız

Bakan Göktaş, Gurbangulı Berdimuhamedov Vakfı’nca Türkmenistan’ın başşehri Aşkabat’ta düzenlenen, ‘Barış ve İtimat Yılı: Çocukların Faydasına Memleketler arası Alakaların Geliştirilmesi Konferansı’na katıldı. Konuşmasına Türkiye için Türkmenistan’ın her daim özel ve ayrıcalıklı bir yeri olduğuna işaret ederek başlayan Göktaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını iletti.

“GÜÇLÜ VE KARARLI ADIMLAR ATMAMIZ GEREKİYOR”

Bakan Göktaş, çocukların daha güvenli, barış içinde ve huzurlu bir dünyada yaşayabilmesi için iş birliklerini güçlendirmek için bir araya geldiklerini belirterek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun ‘Barış ve İtimat Yılı’ olarak isimlendirdiği bu yıl, bizlere ortak gayelerimizi bir defa daha hatırlatıyor. Dünyada çocuklarımızın karşılaştığı tehditleri, zorlukları ve pürüzleri ortadan kaldırmak için güçlü ve kararlı adımlar atmamız gerektiğini gözler önüne seriyor” diye konuştu.

“ÇATIŞMALAR MİLYONLARCA ÇOCUĞUN HAYATINI ETKİLİYOR”

İçinde bulunulan bu çağda çocukların küreselleşme ve dijitalleşmeden artan bireyselliğe ve yalnızlığa, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerinden savaşlar ve zorunlu göçlere kadar çok sayıda zorlukla karşı karşıya olduğuna dikkati çeken Göktaş, şöyle konuştu:

“Bugün ne yazık ki, dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan çatışma, şiddet ve istikrarsızlık hâlâ milyonlarca çocuğun ömrünü etkiliyor. Bu krizlerin en savunmasız ve en suçsuz mağdurları ise ne yazık ki çocuklarımızdır. Onların güvenliğini sağlamak, eğitim ve sıhhat üzere temel haklarını garanti altına almak, yalnızca ahlaki bir sorumluluk değildir. Tıpkı vakitte geleceğimiz için stratejik bir yatırımdır. Çocuklarımıza daha yeterli bir dünya bırakmak istiyorsak, çatışma ve kriz bölgelerindeki çocukların korunmasını sağlayan ortak düzenekleri güçlendirmemiz gerekiyor. Bugün, Gazze başta olmak üzere çatışmalar ortasında sıkışıp kalmış çocukların sesini daha fazla duyurmalıyız. Onların ömür haklarını ve gelecek umutlarını korumak için daha güçlü ve kararlı bir dayanışma sergilemeliyiz. Bunun yanı sıra, eğitim fırsatlarının sürekliliğini sağlamalı ve çocukları her türlü şiddet, istismar ve ihmalden koruyan siyasetleri hayata geçirmeliyiz. Bu siyasetlerin merkezinde ise aile yapısının güçlendirilmesi ve aile kıymetlerinin korunması hayati bir rol üstlenmektedir.”

“2025 YILINI AİLE YILI İLAN ETTİK”

Bakan Göktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tensipleriyle Türkiye’de 2025 yılını ‘Aile Yılı’ olarak ilan ettiklerini anımsatarak, “Amacımız toplumun yapı taşı olan aile kurumunun kıymetini yine hatırlatmak ve bu alanda güçlü bir farkındalık oluşturmaktır. Geleneklerimizden, kültürel değerlerimizden ve ortak bağlarımızdan güç alan aile yapısını ve pahalarını korumak, gelecek jenerasyonlara sağlıklı ve şuurlu bir toplum bırakmanın en değerli adımıdır” değerlendirmesinde bulundu. “Türkiye olarak, çocuklarımız için yürüttüğümüz toplumsal siyasetleri, ülkemizin geleceğine yaptığımız en değerli yatırım olarak görüyoruz” diyen Göktaş, çocuklara yönelik tüm çalışmaları ‘çocuğun üstün yararı’ prensibi doğrultusunda yürüttüklerini söyledi.

Çocuklara sundukları çeşitli ve kapsamlı hizmetlerle onların toplumsal, kültürel, sanatsal ve sportif alanlarda gelişimlerine dayanak olduklarını da aktaran Göktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde yürütülen Gönül Elçileri Projesi ile de binlerce çocuğun hami ailelerin yanında himaye edildiğini belirtti.

Göktaş, “Bir çocuğa verilebilecek en hoş armağan, ailedir’ inancıyla hayata geçirdiğimiz koruyucu aile modelimizle, çocuklarımıza sevgi dolu ve sıcak bir aile ortamı sunuyoruz. UNICEF’in umut vadeden proje olarak değerlendirdiği Gönül Elçileri Projemizi, 79. Birleşmiş Milletler Genel Konseyi’nde dünyaya tanıttık ve bu bahiste global seviyede seferberlik davetinde bulunduk. Gözetici aile modelimiz, birçok ülkeye de ilham kaynağı oldu ve bu modelimizi kendi sistemlerinde uygulamaya başladılar” ifadelerini kullandı.

“ÇOCUK HİZMETLERİNDE BÜYÜK BİR DÖNÜŞÜM GERÇEKLEŞTİRDİK”

Çocuk hizmetlerinde büyük bir dönüşüm gerçekleştirdiklerini de vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti:

“Koğuş tipi bakım modelinden mesken tipi bakım modeline geçerek, çocuklarımıza aile şefkati hissettirecek bir ömür alanı sunuyoruz. Bu manada her çocuğun sağlıklı bir aile ortamında büyümelerini sağlayarak geleceklerini teminat altına almak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Elbette, çalışmalarımız bunlarla hudutlu değil; bu alanda hayata geçirdiğimiz daha birçok kıymetli proje ve faaliyetimiz bulunuyor. Memleketler arası deneyimlerden de ilham alarak, çocuklarımızın parlak bir geleceğe adım atması için kaç çalışmaları hayata geçirmeye devam edeceğiz. Düzenlenen bu konferansın, çocuklarımızın daha adil, huzurlu ve inançlı bir geleceğe sahip olması için kıymetli sonuçlar doğurmasını canı gönülden diliyorum.”