Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’dan RTÜK’e yöneltilen tenkitlere ait, “Türkiye’yi itibarsızlaştırmaya, vandalizmi özendirmeye, şiddeti tırmandırmaya, terör örgütlerine zemin kazandırmaya ve yargı kurumlarını yıpratmaya yönelik yayınlar hiçbir surette savunulamaz” dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabından Radyo ve Televizyon Üst Şurasına (RTÜK) yöneltilen tenkitlere ait açıklama yaptı.
Halkı kin ve düşmanlığa sevk etmeyi, kamu sistemini bozmayı, kişisel hak ve özgürlükleri baskı altına almayı hedefleyen yayınlar karşısında kamu otoritesinin takınması gereken halin aşikâr olduğunu hatırlatan Altun, Anayasa’nın ve yasaların ortaya koyduğu çerçevede RTÜK’ün bir düzenleyici ve denetleyici kuruluş olarak misyonunu yapmak mecburiyetinde olduğunu söz etti.
Medya kurum ve kuruluşlarının sorumlu, prensipli, ahlaki ve hakikat temelli yayıncılık yapması gerektiğini vurgulayan Altun, şunları kaydetti:
“Eğer demokratik toplum sistemini koruma etmek, basın özgürlüğünü teminat altına almak istiyorsak öncelikle yapılması gereken budur. Türkiye’yi itibarsızlaştırmaya, vandalizmi özendirmeye, şiddeti tırmandırmaya, terör örgütlerine zemin kazandırmaya ve yargı kurumlarını yıpratmaya yönelik yayınlar hiçbir surette savunulamaz. RTÜK’ün uyguladığı önlemlere yönelik ağır tenkitler yönelten bölümlere, öncelikle kendi ideolojilerine yakın eksende yayın yapan medya kuruluşlarında Sayın Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize karşı mütemadiyen lisana getirilen ağır iftira, hakaret ve ithamları görmezden gelen tavırlarını terk etmeleri davetinde bulunuyoruz.
Basın özgürlüğü kisvesi altında son günlerde gördüğümüz kışkırtmaların, hakaretlerin, iftiraların, ferdî haklara tecavüz eden yayınların son bulması gerektiğinin ısrarla altını çiziyoruz. Bu çerçevede yayıncılarımıza bir sefer daha sorumluluk şuuruyla hareket etmeleri, yayınlarında hakarete, iftiraya ve kişilik haklarına ziyan veren aksiyonlara ve telaffuzlara yer vermemeleri gerektiğini ehemmiyetle hatırlatıyoruz. Bizler, milletimizin haklarını korumak için, büyük ve güçlü Türkiye için gece gündüz demeden Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde çalışmaya devam edeceğiz.”