Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, günlük basın toplantısında, gazetecilerin sorularını cevapladı.
Miller, “Şunu söylemeliyim ki; İsrail’in yürüttüğü soruşturmalardan ayrı olarak ABD, bu çatışmadaki potansiyel savaş suçlarına ilişkin kendi incelemelerini yürütüyor.” dedi.
Bu soruşturmaların şimdi sonuçlanmadığının altını çizen Miller, devam eden bir süreç olduğu için “sayı ve nasıl yürütüldüğü konularında” yorum yapmak istemediğini vurguladı.
ABD, Dışişleri Bakanlığının basın toplantılarında gazeteciler tarafından, birçok sefer 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail’in Gazze’de işlediği kitlesel mevt ve hukuksuz gözaltılara dair potansiyel savaş hataları konusunda telaffuzun ötesine geçmemekle eleştirilmişti.
“İSRAİL-LÜBNAN GERİLİMİNDE DİPLOMATİK ÇÖZÜM MÜMKÜN”
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, ABD idaresinin, İsrail-Lübnan ortasında son vakitlerde artan hudut çatışmalarının diplomatik yollarla çözülmesinin “mümkün” olduğu inancını paylaştı.
“Bakan (Yoav) Galant, dün, Bakan’a (Antony Blinken) bunun İsrail’in tercih ettiği sonuç olduğunu, İsrail’in kuzeyinde sınır bölgesindeki durumla ilgili diplomatik bir çözümü tercih edeceklerini doğruladı.” diyen Miller, diplomatik tahlilin, “tüm tarafların çıkarına olduğuna” inandığını lisana getirdi.
Bu görüşün, İsrail hükümetince paylaşılıp paylaşılmadığı sorulduğunda Miller, “İsrail hükümeti içinde geniş bir aktör yelpazesi” bulunduğunu ve “hepsi adına konuşmak istemediğini” tabir etti.
İsrail ordusu ile Hizbullah, 8 Ekim 2023’ten bu yana Lübnan’ın güneyi ile İsrail’in kuzeyinde karşılıklı saldırılarını sürdürüyor.
Bu çatışmalarda şu ana kadar 347 Hizbullah mensubu, 63 Lübnanlı sivil, 19 Emel Hareketi, 13 Hamas, 15 İslami Cihad mensubu ile 14 İsrail askeri ve 10 İsrailli sivilin öldüğü bildirilmişti.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği taarruzlarda en az 15 bin 694’ü çocuk, 10 bin 279’u bayan olmak üzere 37 bin 626 Filistinli öldü, 86 bin 98 kişi yaralandı.
Enkaz altında hala binlerce meyyit olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları maksat alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
