İzmir’de yaşayan 60 yaşındaki Güneş Laçinkaya, yıllardır tansiyon ilaçları kullanıyordu fakat son üç ayda tansiyonunu ilaçlarla bile denetim altına almakta zorlandı. Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Polikliniğine başvurduktan sonra tabipler, Laçinkaya’nın sol böbrek damarında yüzde 90 darlık olduğunu tespit etti. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Oktay Şenöz, bu tıkanıklığın tansiyon problemine neden olduğunu belirterek, anjiyo ile damarı açmaya karar verdi.
30 DAKİKALIK ANJİYO İLE SIHHATİNE KAVUŞTU
Anjiyo süreci başarılı bir formda gerçekleştirildi ve 30 dakika içinde Laçinkaya’nın böbrek damarına stent yerleştirildi. Bu süreç sayesinde 60 yaşındaki hastanın tansiyonu olağana döndü ve artık ilaç kullanmasına gerek kalmadı. Güneş Laçinkaya, süreç sonrası sıhhatine kavuştuğunu belirterek, “17 yıldır tansiyon hastasıydım ve sürekli ilaç kullanıyordum. Ancak son aylarda tansiyonum düşmüyordu. Artık tansiyon ilacı kullanmıyorum, çok mutluyum” dedi.
”HİPERTANSİYON DÜNYA ÇAPINDA BİR SORUN”
Doç. Dr. Oktay Şenöz de, hipertansiyonun dünya genelinde 1,5 milyar insanı etkileyen değerli bir sıhhat sorunu olduğuna dikkat çekti. Şenöz, “Sessiz katil olarak bilinen bu hastalık, her yıl dünya çapında 10 milyondan fazla kişinin ölümüne neden oluyor. Türkiye’de ise yaklaşık 20 milyon hipertansiyon hastası olduğu tahmin ediliyor ve bu kişilerin yarısından fazlası hastalığının farkında bile değil. Tedavi gören hastaların bile ancak yarısında tansiyon değerleri kontrol altında olabiliyor” dedi.
Dr. Şenöz, hipertansiyon hastalarının hayat biçimlerine dikkat etmeleri gerektiğini de vurguladı. Doç. Dr. Oktay Şenöz, beslenme alışkanlıklarının gözden geçirilmesi, diyette tuz ve doymuş yağ oranının azaltılması, fizikî aktivitenin artırılması, kilo denetimi ve sigaradan uzak durmanın büyük kıymet taşıdığını söyledi. Şenöz, tansiyon hastalarının haftada birkaç kere tansiyonlarını ölçmelerini ve nizamlı doktor kontrollerini ihmal etmemelerini önerdi.
